Bazı zamanlar vardır..
Ya hayat getirmiştir seni oraya yada birikmişler, yaşanmışlıklar...
Kendini sebebli sebebsiz boşluk anlarda bok gibi hissederken bulursun..
Sigara yakarsın geçmez, uzanırsın boğar..
Kafandaki en ufak bi düşünceyi tam net yakalayamaz, sonucunda ; sana kalan kocaman bi sessizliğin içinde; sana kendini bok gibi hissettirenlerle kalakalırsın..
Ayılma gibidir ama uyandığın başka bi kabustur hani..
Sıkışırsın bi çığlıkla susun, beni yalnız bırakın demek istersin ya...
Kendine susmak en zorudur bilirim..
Belirli belirsiz konuşur içindekiler.. Bok gibi olduğunu ispat için üç beş anı atar önüne..
Baak der; bu zamandan bu zamana bunlar oldu der.. Şimdi sen nerdesin napıyosun der..
Buna zamansal sendromlar diyip geçmişler..
Kesin öle bi hali de vardır ama başka türlü sorgulayana yıllar geçişi başka türlü bi koyuyor.. Bazen kendin ve etrafındaki herkese bi kapının arkasından, aralığından bakarsın ya..
bi yabancılaşır izlersin..
gözlerin dolar,zaman
hassiktir yaaaa ne çok hızlı geçmiş dersin..
sofralardan, sohbetlerden, aramalardan, gönüllerden,anılardan eksilenler olur ya hani..
bazı geri getiremiceklerimiz gibi..
hani korkarız ve
Hass..tir deriz
Ben böle anlara düştüğümde yıllara yada kendime yada kadere kızmıyorum artık yaralarıma bakıp.. Şimdi anlıyorum ki; hayat akışında evet evet hayat akışında..
akıyo hep
durdurmaya,hızlandırmaya yada geriye sarmaya çalışmaya gerek yok yani..
hop dönüyoruz.
bilki dünya dönerken şuan orda diilse bile bi sonraki dönüşte orda olabilir tüm kaçırdığını sandıkların..
bil ki;dünya döne döne dönüyor ve sen bütün bu olup bitenlere güle güle büyüyorsun..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder